15 aralık 2012

İnsan, doğa, estetik

  • Yazan : serkan

Tarih boyunca tasarıma ihtiyaç duyduk çünkü tasarımla hep yaşamı kolaylaştıran ve güzelleştiren çözümler ürettik. İnsanlar, barınma, giyinme ve günlük yaşamlarını sürdürebilmek için işlevsel ve estetik açıdan tatmin edici nesneler yaratma gereksinimi duymuştur ve bu süreçte doğa en büyük ilham kaynağımız olmuştur. Doğadaki formlar, renkler ve işleyiş mekanizmaları, insan tasarımına her zaman yön vermiştir. Uçak tasarımında kuşlar ilham kaynağımız oldu, bitkilerin fotosentez süreci ise sürdürülebilir enerji çözümlerine ışık tuttu. Estetik ise duygusal ve psikolojik tatmin sağlar. Güzel bir manzara, zarif bir sanat eseri veya iyi tasarlanmış bir ürün, insanın ruh halini olumlu yönde etkiler. Estetik, sadece görsel güzellikten ibaret değildir; aynı zamanda işlevsellik ve kullanıcı deneyimi ile de ilgilidir. İyi bir tasarım, hem estetik açıdan hoş hem de kullanışlı olmalıdır. Bu nedenle, estetik değerler, insan yaşamının her alanında, mimariden modaya, teknolojiden sanata kadar geniş bir yelpazede kendini gösterir.

14 şubat 2013

İyi tasarım nedir? nasıl ayırd edilir?

  • Yazan : serkan

Estetik ve fonksiyon arasındaki dengeyi sağlamak, tasarım sürecinin en kritik ve karmaşık aşamalarından biridir. Bu dengeyi kurmak için birkaç temel prensip ve strateji izlenebilir:


1. Kullanıcı Odaklı Tasarım: Tasarım sürecinin merkezine kullanıcıyı koymak, hem estetik hem de fonksiyonel ihtiyaçların karşılanmasını sağlar. Kullanıcı deneyimi araştırmaları ve geri bildirimler, tasarımın hem görsel olarak çekici hem de işlevsel olmasına yardımcı olur.


2. Doğadan İlham Almak: Doğadaki formlar ve işleyiş mekanizmaları, estetik ve fonksiyonun mükemmel bir dengesini sunar. Biyomimikri, doğadaki çözümleri tasarıma uyarlayarak bu dengeyi sağlamada etkili bir yöntemdir.


3. Minimalizm ve Sadelik: Gereksiz detaylardan kaçınarak sadeliği ön planda tutmak, hem estetik hem de fonksiyonel açıdan tatmin edici sonuçlar doğurur. Minimalist tasarımlar, kullanıcıya net ve anlaşılır bir deneyim sunar.

4. Malzeme ve Teknoloji Kullanımı: Doğru malzeme ve teknolojilerin seçimi, tasarımın hem estetik hem de fonksiyonel gereksinimlerini karşılamada önemli rol oynar. Yenilikçi malzemeler ve üretim teknikleri, estetik ve fonksiyon arasında uyum sağlar.


5. Sürekli İyileştirme ve Test Etme: Tasarım süreci, sürekli geri bildirim ve iyileştirme döngüleri ile desteklenmelidir. Prototipler ve kullanıcı testleri, tasarımın hem estetik hem de fonksiyonel açıdan optimize edilmesine yardımcı olur.


Bu prensipler, estetik ve fonksiyon arasındaki dengeyi sağlamak için tasarımcılara rehberlik eder. İyi bir tasarım, kullanıcıya hem görsel bir zevk sunar hem de günlük yaşamı kolaylaştırır. Bu dengeyi kurmak, tasarımın başarısını ve kullanıcı memnuniyetini artırır.

23 nisan 2013

müzik nasıl dinlenir?

  • Yazan : serkan

Müzik dinlemenin tek bir yolu yok. İş yaparken dinlenebilir, kumsalda güneşlenirken, dağa tırmanırken, yolculukta, iyi günde, kötü günde... Kısacası her zaman ve her yerde. Fakat şimdi ele alacağımız dinleme biraz farklı. Onu dinlerken başka şeylere odaklanmadan, doğrudan müziğin kendisine odaklanarak.

Evet, gerçek anlamda müzik dinlemek. Onu hissetmek, nota nota, saniye saniye... İçine girerek ve onu yaşayarak. Kaçımız bu şekilde müzik dinleyebiliyor? Müzik işte, o çalar ve sen de dinlersin. Yüksek sesli, alçak sesli, yumuşak veya sert. Nasıl dinlediğimizin ne önemi var? dediğinizi duyar gibiyim. Peki hiç düşündünüz mü? Ya müzik dinlemeyi bilmiyorsanız! Doğru duydunuz. Dinlemeyi bir çoğumuz arka plan işi, bir araç olarak görmekte. O bir eşlikçi mi? Çoğu zaman öyle ama eğer dinleme yöntemimizi değiştirir, ona gereken ilgiyi gösterirsek ve kendimizi ona bırakır ve ondan bir şeyler almaya, hissetmeye odaklanabilirsek onu daha çok sevecek ve bize nasıl yardım edeceğini öğreneceğiz. Nasıl mı? İlk olarak yaklaşımmızı değiştirerek. Şöyle ki; öncelikle dinlemeye ayıracak özel bir zaman yaratarak işe başlayalım. Sonra ne dinleyeceğimizi seçmeliyiz. Seçim yaparken o anki ruh halinize uygun bir şarkı seçimi isabetli olacaktır. Sözlü de olabilir, enstrümental de. Önemli olan sevdiğimiz ve o an bize iyi gelecek bir seçim olması. Burada yalnızlık önemli bir etken çünkü müzikle başbaşa kalmak bu işin anahtarıdır. O size bir şeyler anlatacak ve siz de dinleyip "anlamaya çalışacaksınız". Şarkı nasıl başlıyor, ruh hali nasıl, hızlı mı, yavaş mı? Hatta içinde farklı duyguları barındırıyor mu? Sözlü ise konuştuğumuz, anladığımız bir dilde mi? Bunların her birini sorarak cevaplar aramaya başlayacağız. Bazen soruları o sorup cevaplarını verecek. Bazen soracak ve cevapsız bırakacak.

Her şey güzel de ben çalan şarkıyla nasıl konuşacağım?! Belki ilkinde olmayacak ama denemeler yaparak şarkı içindeki enstrümanların veya varsa söyleyenin derdini anlamaya çalışacağız. Bu bize ne mi sağlayacak? Bunu yaparak hem hayatımız boyunca yaptığımız şeyi anlamlandıracak hem de bu yaptığımızı günlük rutinimizdeki diğer işlere ve meşgalelere de uygulayarak problem analiz etmeye, doğru teşhis koymaya ve anlayış kazanmaya başlayacağız.

25 haziran 2013

tasarımda yeni trendler

  • Yazan : serkan

1980’ler: Dijital Devrimin Başlangıcı

1980’ler, kişisel bilgisayarların yaygınlaşmasıyla dijital devrimin başladığı dönemdir. Bu dönemde, bilgisayar destekli tasarım (CAD) yazılımları, tasarım süreçlerini hızlandırdı ve daha karmaşık projelerin gerçekleştirilmesine olanak tanıdı1. Ayrıca, grafik tasarımda dijital araçların kullanımı yaygınlaştı ve bu da daha yaratıcı ve çeşitli tasarımların ortaya çıkmasını sağladı.


1990’lar: İnternetin Yükselişi

1990’lar, internetin yaygınlaşmasıyla birlikte web tasarımının doğduğu dönemdir. HTML ve CSS gibi web teknolojileri, tasarımcıların daha etkileşimli ve kullanıcı dostu web siteleri oluşturmasına olanak tanıdı2. Bu dönemde, dijital grafikler ve animasyonlar da popüler hale geldi.


2000’ler: Mobil Teknolojiler ve Sosyal Medya

2000’ler, mobil cihazların ve sosyal medyanın yükselişiyle karakterize edilir. Akıllı telefonlar ve tabletler, tasarımcıların mobil uyumlu ve duyarlı tasarımlar oluşturmasını gerektirdi2. Ayrıca, sosyal medya platformları, kullanıcı deneyimi (UX) ve kullanıcı arayüzü (UI) tasarımının önemini artırdı.


2010’lar: Minimalizm ve Düz Tasarım

2010’lar, minimalizm ve düz tasarım (flat design) trendlerinin öne çıktığı bir dönemdir. Bu dönemde, tasarımcılar daha sade ve kullanıcı dostu arayüzler oluşturmak için gereksiz süslemelerden kaçındı3. Ayrıca, büyük veri ve yapay zeka gibi teknolojiler, kişiselleştirilmiş ve veri odaklı tasarımların önünü açtı.